Kalp hastalıkları; özellikle günümüzün sağlıksız beslenme koşulları, yoğun stresli hayatı, vs. Etkilerinden dolayı 21. Yüzyılda oranı son derece artmış rahatsızlıklardır. Artık farklı yaşlarda, farklı cinsiyetlerde sık sık kalp hastalıkları görülebilmektedir. Kalp hastalıkları birçok sebepten kaynaklanabildiği ve kalbin farklı farklı fonksiyonları üzerinde görülebildiği için farklı farklı sınıflandırmalar altında incelenebilir.
Biz burada kalp hastalıklarını, kalbin aksaklık yaşadığı fonksiyonuna göre inceleyeceğiz. Ama öncesinde kalp hastalıklarının belirtilerine bir göz atalım:
Kalp hastalıklarının belirtileri nelerdir?
- Sürekli bir yorgunluk ve halsizlik hali
- Arada sırada anlık olarak gelen kalp ağrısı
- Kolay yorulma, en ufak bir hareket sonucu çarpıntı hissetme
- Nefes darlığı
- Baş ağrısı
Gibi durumlar kalp hastalıklarının belirtileri olarak kabul edilebilir. Hemen telaş etmemek şartıyla; bu belirtilerden herhangi birine anormal derecede rastlanıyorsa derhal bir doktora gidilmeli ve erkenden gerekli önlemler alınmalıdır.
Kalp hastalıklarının sınıflandırılması
Yukarıda bahsedildiği gibi kalp hastalıklarını kalbin fonksiyonuna göre sınıflandırırsak; ritim bozuklukları, damar hastalıkları, kapak hastalıkları gibi üç ana gruba ayırabiliriz.
Ritim bozukluğu; kalbin odacıklarının kasılması, kanın damarlara gönderilmesi veya damardan kanın toplanması şeklinde işleyen mekanizmada bir aksaklık sonucu meydana gelir.
Yani beynin kontrolüyle elektriksel iletim yoluyla gerçekleşen bu kalp atışında komutlar gerekenden geç ve erken verilir. Bu da kalbin ani bir çarpıntıya girmesine veya gerekenden az atmasına sebep olur. Ritim bozukluğu doğuştan olduğu gibi, sonradan yaş veya çevresel etkenler sebebiyle de görülebilir. Çevresel etkenler sebebiyle görülen ritim bozukluklarında sigara ve alkol en zararlılarıdır. Eğer aşırı miktarda sigara veya alkol tüketiliyorsa, azaltıldığı takdirde kalbin ritminde de düzelme görülecektir.
Damar hastalıkları ise kalbe kan getiren veya kalpten kanı götüren damarlarda meydana gelen rahatsızlıklardan kaynaklanır. Hangi damarda hastalığın görüldüğüne; rahatsızlığın damarın genişlemesinden, daralmasından, tıkanmasından, vs. Sebeplerinden kaynaklanmasına göre alt kategorilere de ayrılabilir ama temel olarak söylemek gerekirse, damar hastalıkları, kalp hastalıkları arasında en fazla hayati risk taşıyanlardır. Hiç ihmal edilmeden derhal gerekli önlemler alınmalıdır.
Kapak hastalıkları ise adı üzerinde, kalp kapakçıklarındaki rahatsızlıklardan dolayı meydana gelen kalp hastalıklarıdır. Kapakçıklar; kalbin kan pompalama görevi sırasında önemli işlev görürler. Karıncıklarla beraber koordine bir şekilde kasılıp gevşeyerek kalpten kanın pompalanmasında veya vücuttan gelen kanın kalbe getirilmesinde görev alırlar. Kapak rahatsızlıkları da bu iletimin aksamasına sebep olarak kalp hastalığı meydana getirecektir.
Kalp hastalıklarına karşı alınabilecek önlemler nelerdir?
Aslında direkt olarak kalp hastalığına karşı alınması gereken bir önlem yoktur. Yani; kalp hastalıklarından birine maruz kalmamak için yapılması gerekenler, genel olarak sağlıklı yaşamaktır. Aşırı yağlı ve sağlıksız beslenmeden kaçınarak, sigara ve alkol tüketmeyerek, başarılamıyorsa minimum seviyede tüketilerek, hareketsizlikten kesinlikle kaçınarak sporu ve egzersizi ihmal etmeyerek kalp hastalıklarına yakalanma riski en aza indirilebilir. Bunun dışında; eğer zaten bir kalp hastalığı meydana gelmişse, bahsedilen kurallar dışında gerekli tedaviler ve ameliyatlar ihmal edilmeden uygulanarak ve doktorun kişiye özel olarak vereceği öğütlerden çıkmamak kaydıyla da kalp hastalıklarına karşı vücut korunabilir.
